Pazar, Ekim 13, 2024

İlgili İçerikler

Bu hafta gündemdekiler

Hp’nin Kritik Kararı Onu Nereye Götürecek?

Global-Tech-Magazine-Serhan-TurkmenogluSerhan Türkmenoğlu
Global Tech Magazine Genel Yayın Yönetmeni

1939 yılında Bill Hewlett ve Dave Packard tarafından Kaliforniya’da küçük bir garajda kurulan ve yıllar içinde teknoloji dünyasının en büyük ve en ünlü firmalarından biri haline gelen Hewlett Packard, belki de tarihinin en radikal kararlarından birini aldı.

Geçtiğimiz günlerde hukuksal süreçlerin de tamamlanmasıyla birlikte resmi bir açıklamada bulunan Hewlett Packard, bundan sonra yoluna HP Inc. ve Hewlett Packard Enterprise olmak üzere iki farklı şirketle devam edecek.

HP Aslına bakılırsa bu pek de yeni alınmış bir karar değil. Geçmiş yıllarda yaşamış olduğu finansal sıkıntılar nedeniyle yıllardır PC pazarında sürdürdüğü liderliği bir anda rakiplerine kaptıran HP, bundan tam dört yıl önce PC bölümünü farklı bir şirket olarak ayırma konusunu zaten masaya yatırmıştı.

Bu arada HP’nin 2001 yılındaki Compaq satın almasından sonra yaşadığı sıkıntıları ve bunu takip eden yıllardaki sansasyonel skandallarını hiç yazmıyorum bile. Merak eden olursa bir başka yazımda detaylarını paylaşırım.

Bundan sonra yoluna iki farklı şirket olarak devam edecek olan HP’nin son tüketiciye yönelik olan kişisel bilgisayar ve yazıcı gibi ürünleri “HP Inc.” şirketi çatısı altında sunulacak ve patronluğunu Dion Weisler üstlenecek. Kurumsal pazara yönelik ürünler ve hizmet operasyonları da “Hewlett Packard Enterprise” çatısı altında Meg Whitman yönetiminde yoluna devam edecek.

HP, bu yeni yapılanma ile yaşanılacak olası finansal krizlerin etkilerini azaltmayı ve daha iyi bir yönetim performansı sergilemeyi amaçlıyor. Ne de olsa yönetimlerdeki özerklik ve bağımsızlık daha esnek ve radikal kararlar alınmasına zemin sağlayan bir uygulama. Belki de bu sayede hızla gelişen teknolojideki yeniliklere uyum sağlama kapasitelerini arttırmayı da amaçlıyor olabilirler.

İsimlerdeki Kaçınılmaz Bocalama!

HP’nin bu süreçte nihai tüketici tarafından nasıl algılanacağı ve anılacağı da tam bir merak konusu. Muhtemelen belli bir süre bu isimler kafa karıştırıcı hale gelecek ve teleafuz edilen isimlerde bir bocalama yaşanacak.
Hewlett Packard, HP, Hewlett Packard Enterprise, HP Enterprise, HPE şeklindeki isimlerin piyasadaki kafa karıştırıcılığı şirket yetkililerin de farkında oldukları bir konu. Hatta bu konuyu o kadar kafaya takmışlar ki şirket isimlerinin kullanımı konusunda her fırsatta titiz davrandıklarını dile getiriyorlar. Şirket yetkililerinin bazı PR ajanslarına yapmış oldukları net yazılı açıklamalar bunun tam bir göstergesi.

HP Kurumsal Olarak Anılmak İstemiyoruz!

Dediğim gibi şirket bu bağlamda çok titiz davranmaya özen gösteriyor ve her fırsatta bu titizliğini yineliyor. Kişisel bilgisayar ve yazıcı gibi ürünlerinin yer aldığı şirketin “HP” olarak ifade edilmesini istiyor ve varolan logonun korunmasının altını çiziyor. Kurumsal pazara yönelik ürünlerin ve hizmetlerin yer aldığı şirketin ise yeni logoları ile ifade edilmesinin yanı sıra kesinlikle “HP Enterprise” olarak anılmasını istemiyor. Yeni kurumsal şirket kesin ve net olarak ya “Hewlett Packard Enterprise” olarak ya da “HPE” olarak ifade edilebilecek. Şirket yetkilileri sürekli bu konunun altını çiziyorlar.

Peki Ya Yeni Logo Ne İfade Ediyor?

Geçtiğimiz Nisan ayında Meg Whitman, yeni oluşturulan Hewlett Packard Enterprise için bir logo yayınlamıştı. Whitman yayınlamış olduğu blog yazısında bu yeni logo hakkında:

” Bu yeni oluşum için yenilikçi bir logoya ihtiyacımız vardı. Yeni logoda sadeliği olan, yenilikçi ve bağlılığımızı da ifade edecek bir tasarıma odaklandık. Ve bu dönüşümün esnekliğini ve bizim çevikliğimizi de ifade edecek bir logo olmalıydı.” ifadelerine yer vermişti.

HPE Social Media Globaltechmagazine

Bunun yanı sıra logodaki Hewlett Packard yazısındaki “t” harflerine dikkat çekerek 2 adet “t” harfinin tek çizgide birleştiğine ve bunun şirketin tarihinde bir ilk olduğuna dikkat çekmişti. Büyük bir ihtimalle de bu “t” harflerinin tek çizgide birleşmiş olmasını da bağlılıklarının bir sembolü olduğunu düşünüyor. Ya da ne bilim belki logoyu tasarlayan arkadaş onu öyle ikna etmiş olabilir.

İşin özü Whitman’ın yeni logoları ile ilgili yapmış olduğu bu heyecanlı açıklama pek de beni heyecanlandırmadı. Evet yeni logonun sadeliği su götürmez bir gerçek. Basit, sade ve yeşil bir dikdörtgen.

Tabi bu yorumu yaparken sadece bilişim basını mensubu olarak yapmıyorum. Beni yakından tanıyanlar görsel tasarım programlarında da uzman olduğumu gayet iyi bilirler (bilmeyenler için söylüyorum akademik olarak bilgisayar programcılığı ve teknolojileri uzmanlık alanım ve bir çok tasarım programında da uzmanlığım var).

İsterseniz bu yeşil dikdörtgenin ne anlama gelebileceği hakkında bir kaç şey yazayım. Bildiğiniz gibi her rengin insan psikolojisi üzerinde yarattığı farklı bir his vardır. Ayrıca renkler ve yarattığı hisler farklı kültürlerde de farklı anlamlara gelebilir. Yeşil kimilerine göre parayı çağrıştırırken kimilerine göre de huzuru çağrıştırabilir. Tabi bu logoda kullanılan yeşil de bir kaç farklı anlama gelebilir. Genelde firmalar logolarında yeşil rengini huzuru, yenilikçiliği, yenilenmeyi, uyumu ve yaratıcılığı ifade etmek için kullanırlar. Büyük bir ihtimal HPE logosundaki bu rengin kullanılmasının nedeni de bu olabilir. Aynı zamanda bu renk çevre dostu olan ürünlerin de olduğunu ifade edebilir.

Gelelim kullanılmış olan dikdörtgen simgesine. Bu simge de psikolojik ve etnik olarak bir çok anlam ifade edebilen bir simgedir. Eski çağlarda dörtgenler yada dört köşeli çizgiler doğanın dört elementi olan ateş, toprak, hava ve suyu simgelerlerdi. Eski toplumlarda istikrar, denge, sağlamlık, kudret, bütünsellik gibi anlamlara da geliyordu. Başka bir pencereden bakıldığında mahşerin 4 atlısını ya da 4 kutsal meleği ifade ettiği de olmuştu. Tabi HPE logosundaki bu dikdörtgenin bu tarz anlamlara geldiğini düşünmüyorum. HPE logosundaki bu dikdörtgen bütünselliği, kararlılığı ve istikrarı ifade edebilir. Ya da bütün bu söylediklerimi bir kenara bırakırsak zaten firmanın gerçekleştirmiş olduğu bir çok lansmanda bu dikdörtgenin açık bir şekilde “rack tipi server” ürünlerine benzerliği de gözlerden kaçmıyor. Neyse lafı fazla uzatmadan konuya bir son vereyim.

Bu tasarımın ne kadar güçlü olduğunu ve akılda kalıcılığını tabiki de zaman gösterecek. Ama nihai tüketici gözünden bakıldığında yıllardır (şaka değil tam 76 yıl) aşinalık yaratmış bir logonun yerini alacak olan yeni logo ne kadar güven yaratacak ve akıllarda kalacak bunu hep beraber göreceğiz.

Teknoloji Makaleleri